Davacının Müsnet Fiili İşlediği Yönünde Her Türlü Şüpheden Uzak Kesin Ve İnandırıcı Bir Tespit, Bilgi Veya Belge Bulunmadığı Anlaşılan İl Polis Disiplin Kurulu Kararının İptali Hakkında

ÖZET: Davacıya isnat edilen fiil; görev mahalline geç gelmesi nedeniyle kendisini telefon ile arayan üstü ve amiri konumundaki başpolis memuru ile konuşurken ona ”ne diyorsun kardeşim tut raporunu” ”sen kimsin tut o zaman raporunu” şeklinde cevap vererek saygısız davrandığıdır. Buna karşılık davacı olay esnasında başpolis memurunun kendisine bağırarak ”hemen şimdi buraya geleceksin yoksa rapor tutacağım” dediğini, kendisinin de buna karşılık ”niye bağırıyorsun abi” dediğini ve geç kalmasına sebep olan mazeretini bildirdiğini, raporda belirtilen şekilde hitap etmediğini gerek idari soruşturma aşamasında ve gerekse de yargılama sürecinde beyan etmiştir. Öte yandan davacı ile başpolis memuru arasında geçen konuşmaya şahit olan kimse bulunmadığı gibi, konuşmanın içeriğinin başpolis memurunun rapor ettiği şekilde gerçekleştiğine dair başka polis memurlarının (üçüncü kişilerin) imzasının bulunduğu bir tutanak veya tespit ya da bu yönde ifadeleri de bulunmamaktadır. Müsnet fiili işlediği yönünde her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı bir tespit, bilgi veya belge bulunmadığı anlaşılan davacının, amirine veya üstüne saygısız davrandığından bahisle “4 (dört) ay kısa süreli durdurma” cezası ile tecziyesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, gerekçesinde isabet bulunmasa da, dava konusu işlemin iptali yönünde verilen İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle hukuka aykırılık bulunmamıştır. (7068 S. K. m. 7, 8, 16, 26) (2577 S. K. m. 45)
İSTEMİN ÖZETİ: Adana İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacının, “görev sırasında amir veya üstlerine saygısız davranmak” fiilini işlediğinden bahisle 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun’un 8. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinin 7 numaralı alt bendi uyarınca “4 (dört) ay kısa süreli durdurma” cezası ile tecziye edilmesine ilişkin Adana Valiliği İl Polis Disiplin Kurulunun 18/02/2022 tarih ve 2022/… sayılı kararının iptali istemiyle açılan davada; “7068 sayılı Kanun’un 16. maddesi ile il polis disiplin kurulunun, vali yardımcısının başkanlığında, il hukuk işleri müdürü, bulunmadığı durumda il hukuk işleri şube müdürlüğünün bağlı olduğu vali yardımcısı, emniyet müdürü veya görevlendireceği müdür yardımcılarından biri, müdür yardımcısı bulunmadığı durumda il emniyet kuruluşunda emniyet müdüründen sonra gelen en yüksek rütbeli, rütbelerde eşitlik varsa daha kıdemli amir, asayiş şube müdürü, personel şube müdüründen oluşacağı açıkça düzenlendiği, uyuşmazlığa konu olayda ise; davacının 4 (dört) ay kısa süreli durdurma cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesine ilişkin vali yardımcısı başkanlığında toplanan disiplin kurulunda; il hukuk işleri müdürünün veya il hukuk işleri şube müdürlüğünün bağlı olduğu vali yardımcısının bulunmadığının görüldüğü, bu durumda, davacının 4 (dört) ay kısa süreli durdurma cezası ile cezalandırılmasına ilişkin disiplin kurulunda il hukuk işleri müdürünün bulunmadığı, il hukuk işleri şube müdürlüğünün bağlı olduğu vali yardımcısı olan üyenin de disiplin kurulunda yer almadığı anlaşıldığından; dava konusu işlemde şekil yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varıldığı” gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline dair Adana 2. İdare Mahkemesi’nin 30/12/2022 tarih ve E:2022/606, K:2022/1795 sayılı kararının; davalı vekili tarafından; davacının 29 Ekim etkinliklerinde görevlendirildiği, saat 17.00’de görev alması gerekirken 18:42’de görev yerine geldiği, kendisini arayan amir ve üstüne nezaket kurallarına aykırı hitap ettiğine dair tutanak tutulduğu, usulüne uygun savunmasının alındığı, soruşturmacının usulüne uygun görevlendirildiği, tanık olarak göstermiş olduğu polis memuru ….’nin ifadesine başvurulduğu, Başpolis Memuru ….’nün davacıyı hiç tanımadığı, birlikte görev yapmadığı, aralarında böyle hususlar geçmemiş olsaydı davacı hakkında rapor tanzim etmesinin söz konusu olmayacağı, dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu ileri sürülerek istinaf yoluyla incelenerek kaldırılması ve davanın reddine karar verilmesi istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Adana Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesi’nce, dava dosyası 2577 sayılı Kanun’un 45. maddesi gereğince incelenerek işin gereği görüşüldü:

Dava; Adana İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacının, “görev sırasında amir veya üstlerine saygısız davranmak” fiilini işlediğinden bahisle 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun’un 8. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinin 7 numaralı alt bendi uyarınca “4 (dört) ay kısa süreli durdurma” cezası ile tecziye edilmesine ilişkin Adana Valiliği İl Polis Disiplin Kurulunun 18/02/2022 tarih ve 2022/… sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İstinaf” başlıklı 45. maddesinin 3. fıkrasında; “Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir.” hükmü yer almaktadır.

7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun’un “Disiplin cezaları” başlıklı 7. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde; kısa süreli durdurma cezası; personelin bulunduğu kademede ilerlemesinin dört, altı veya on ay süre ile durdurulması olarak tanımlanmış; “Disiplin cezası verilecek fiiller” başlıklı 8. maddesinin 4 fıkrasının (a-7) bendinde; “Görev sırasında amir veya üstlerine saygısız davranmak” dört ay kısa süreli durdurma cezasını gerektiren fiil ve haller arasında sayılmıştır.

Aynı Kanun’un “Emniyet teşkilatı disiplin kurulları” başlıklı 16. maddesinde; “(1) Emniyet teşkilatında, disiplin ve soruşturma işlerinde kanunlarla verilen görevleri yapmak üzere, illerde, eğitim ve öğretim kurumlarında birer polis disiplin kurulu, merkezde ayrıca Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu ve Emniyet Genel Müdürlüğü Yüksek Disiplin Kurulu oluşturulur. a) İl polis disiplin kurulu, vali yardımcısının başkanlığında aşağıdaki kişilerin katılımıyla oluşur. 1) İl hukuk işleri müdürü, bulunmadığı durumda il hukuk işleri şube müdürlüğünün bağlı olduğu vali yardımcısı. 2) Emniyet müdürü veya görevlendireceği müdür yardımcılarından biri, müdür yardımcısı bulunmadığı durumda il emniyet kuruluşunda emniyet müdüründen sonra gelen en yüksek rütbeli, rütbelerde eşitlik varsa daha kıdemli amir. 3) Asayiş şube müdürü. 4) Personel şube müdürü.” düzenlemesine yer verildikten sonra ”Disiplin amirlerinin ve kurullarının belirlenmesi ve çalışmasına dair esaslar” başlıklı 26.maddesinin (8) numaralı fıkrasında; ”Disiplin kurulları salt çoğunlukla toplanır. Kararlar oy çokluğu ile alınır. Çekimser oy kullanılamaz. Oyların eşitliği halinde başkanın oyu yönünde karar alınmış sayılır.” hükmüne yer verilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden; Adana İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü emrinde polis memuru olarak görev yapan davacının, 29/10/2021 tarihinde Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri kapsamında saat 17.00’de görev mahallinde bulunmak üzere Eski Kız Lisesi’nde görevlendirildiği, saat 17.09’da görev mahallinde bulunmadığının anlaşılması üzerine davacıdan sorumlu Başpolis memuru …. tarafından telefonla arandığı, adı geçen Başpolis memuru tarafından düzenlenen 29/10/2021 tarihli raporda; ”Polis memuru H. Ş.’nun (davacının) telefonda hemen görev yerine gelmesini söylemesi üzerine kendisine ”ne diyorsun kardeşim tut raporunu” şeklinde cevap verdiği, konuşma üslubuna dikkat etmesi uyarısında bulunmasına karşılık davacının ”sen kimsin tut o zaman raporunu” dediği ve görev mahalline saat 17.00 da gelmesi gerekirken saat 18.42’de geldiği” hususlarına yer verildiği, söz konusu rapora istinaden 04/11/2021 tarihinde soruşturma başlatıldığı, soruşturma neticesinde hazırlanan raporda davacının telefon görüşmesi sırasında nezaket kurallarına aykırı hareket ettiği yönündeki eyleminin sübuta ermediği kanaatine ulaşılarak ceza tayinine mahal olmadığı, göreve geç gelmesi nedeniyle uyarma cezası ile cezalandırılması yönünde görüş bildirildiği, raporu değerlendiren vali yardımcısının başkanlığındaki (il hukuk işleri müdürü kadrosu münhal olduğundan ve bu işlere bakan vali yardımcısı aynı zamanda toplantıya başkanlık eden vali yardımcı olduğundan Kanun’un 16.maddesin 1.fıkrasının a-1 bendinde belirtilen üye dışında) Kanun’un 16.maddesinde belirlenen diğer üç üye ile birlikte toplam 4 kişinin katılımıyla toplanan Adana İl Polis Disiplin Kurulunun 18/02/2022 tarih ve 2022/… sayılı işlemi ile davacının göreve geç gelmesi nedeniyle uyarma, amir ve üstü konumundaki başpolis memuruyla yaptığı telefon konuşmasında saygısız tutum ve davranış sergilediği gerekçesiyle 7068 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 4. fıkrasının (a-7) bendi gereğince 4 (dört) ay kısa süreli durdurma cezası ile tecziye edilmesine karar verilmesi üzerine istinaf incelemesine konu işbu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İdare Mahkemesince; disiplin cezasını veren il polis disiplin kurulunda il hukuk işleri müdürünün veya il hukuk işleri şube müdürlüğünün bağlı olduğu vali yardımcısının bulunmaması dava konusu işlemin iptalini gerektiren bir şekil noksanlığı olarak görüldüğünden, öncelikle bu hususun hukuki denetime tabi tutulması gerekmektedir.

Bilindiği üzere kurul veya meclislerin kimlerden teşekkül edeceği ve kaç kişiden oluşacağı ayrı bir husus iken, bu kurul veya meclislerin asgari kaç kişi ile toplanıp, karar vereceği ise ayrı bir düzenleme konusudur. Mevzuatta bu durumlar toplantı ve karar yeter sayısı olarak ayrıca belirtilmekte olup, ilgili mevzuatta toplantı yeter sayısı hakkında bir düzenleme olmadığı takdirde ilgili kurul veya meclisin üye tam sayısı ile toplanacağı konusunda tereddüt bulunmamaktadır.

Ancak, mevzuatta toplantı yeter sayısı hakkında (salt çoğunluk veya nitelikli çoğunluk şeklinde) bir düzenleme var ise belirlenen bu nisaplara uygun olarak toplanan kurul veya meclisin usulüne uygun olarak toplandığının kabulü de izaha muhtaç olmayan bir husustur.

Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu olay incelendiğinde; 7068 sayılı Kanun’un 16.maddesinde, il polis disiplin kurulunun vali yardımcısının başkanlığında unvanları veya görevleri belirtilen toplam beş kişiden oluşacağı belirtildikten sonra, 26.maddesinin (8) numaralı fıkrasında, disiplin kurullarının salt çoğunlukla toplanıp, oy çokluğu ile karar vereceği düzenlenmiş olup, beş kişilik bir disiplin kurulun salt çoğunluğu üç kişi olacağına göre, toplantı yeter sayısı üç olan il polis disiplin kurulunun dört kişi ile toplanıp oy birliği ile karar vermesinde şekil unsuru bakımından hukuka aykırılık bulunmamaktadır.

Bu itibarla, İdare Mahkemesinin iptal gerekçesinde hukuki isabet bulunmadığından, dava konusu işlemin diğer unsuları yönünden hukuka uygunluk denetimi Dairemizce yapılacaktır.

Davacıya isnat edilen fiil; görev mahalline geç gelmesi nedeniyle kendisini telefon ile arayan üstü ve amiri konumundaki başpolis memuru ile konuşurken ona ”ne diyorsun kardeşim tut raporunu” ”sen kimsin tut o zaman raporunu” şeklinde cevap vererek saygısız davrandığıdır. Buna karşılık davacı olay esnasında başpolis memurunun kendisine bağırarak ”hemen şimdi buraya geleceksin yoksa rapor tutacağım” dediğini, kendisinin de buna karşılık ”niye bağırıyorsun abi” dediğini ve geç kalmasına sebep olan mazeretini bildirdiğini, raporda belirtilen şekilde hitap etmediğini gerek idari soruşturma aşamasında ve gerekse de yargılama sürecinde beyan etmiştir. Öte yandan davacı ile başpolis memuru arasında geçen konuşmaya şahit olan kimse bulunmadığı gibi, konuşmanın içeriğinin başpolis memurunun rapor ettiği şekilde gerçekleştiğine dair başka polis memurlarının (üçüncü kişilerin) imzasının bulunduğu bir tutanak veya tespit ya da bu yönde ifadeleri de bulunmamaktadır.

Şu halde; müsnet fiili işlediği yönünde her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı bir tespit, bilgi veya belge bulunmadığı anlaşılan davacının, amirine veya üstüne saygısız davrandığından bahisle 7068 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 4. fıkrasının (a-7) bendi uyarınca “4 (dört) ay kısa süreli durdurma” cezası ile tecziyesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk, gerekçesinde isabet bulunmasa da, dava konusu işlemin iptali yönünde verilen İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

Açıklanan nedenlerle;

1- İstinafa konu Adana 2. İdare Mahkemesi’nin 30/12/2022 tarih ve E:2022/606, K:2022/1795 sayılı kararına davalı idarece yapılan istinaf başvurusunun yukarıda belirtilen gerekçe ile reddine,

2- İstinaf aşamasında yapılan 159,00-TL yargılama giderinin istinaf başvurusunda bulunan üzerinde bırakılmasına, bakiye posta avansının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333. maddesi gereğince Mahkemesi’nce ilgili tarafa re’sen iadesine,

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 45/6. maddesi gereğince kesin (temyiz yolu kapalı) olmak üzere, 06.09.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.