Hakem Kararına Yönelik Başarılı Bölüm 68 İtirazı

İngiliz Ticaret Mahkemesi, hakem heyetinin temel bir argümanı ele almaması nedeniyle ciddi bir usulsüzlük tespit ederek hakem kararına yönelik Bölüm 68 itirazını onadı


Bölüm 68 İtirazı (Section 68 Challenge) Nedir?

İngiltere’de 1996 tarihli Tahkim Yasası’nın (Arbitration Act 1996) 68. bölümü, tahkim kararlarına karşı mahkemeye itiraz edilmesine olanak tanıyan, ancak son derece sınırlı bir müdahale alanı sunan bir hükümdür. Bölüm 68 altında, tahkim sürecinde ciddi bir usulsüzlük (serious irregularity) olduğu iddiasıyla hakem kararına itiraz edilebilir. Ancak, bu tür itirazların başarılı olabilmesi için oldukça yüksek bir eşik vardır.

Bölüm 68’in Temel Unsurları

1. Ciddi Usulsüzlük (Serious Irregularity)

• İtirazın başarılı olabilmesi için tahkim sürecinin veya hakem kararının ciddi bir usulsüzlükten etkilenmiş olmasıgerekir.

Usulsüzlük, taraflardan birine önemli ölçüde adaletsizlik yaratmış veya yaratma potansiyeli taşımalıdır.

• “Ciddi usulsüzlük” örnekleri, Bölüm 68(2) kapsamında dokuz kategoriye ayrılmıştır.

2. Bölüm 68(2)’de Sayılan Ciddi Usulsüzlükler

İngiltere Tahkim Yasası’nın 68(2) maddesi, ciddi usulsüzlük teşkil edebilecek dokuz durumu belirler:

• (a) Hakem heyetinin yetkisini aşması

• (b) Usulüne uygun olarak bilgilendirilmeyen bir tarafın adil bir duruşma hakkından mahrum bırakılması

• (c) Bağımsızlık veya tarafsızlık ihlali

• (d) Hakem heyetinin kendisine sunulan tüm konuları ele almaması (Republic of Kazakhstan v WWM davasında olduğu gibi)

• (e) Kararın yeterli gerekçelendirilmemesi veya tarafların taleplerinin değerlendirilmemesi

• (f) Karar üzerinde etkili olan ciddi bir usul hatası yapılması

• (g) Karar metninde tahrifat, hata veya tutarsızlık bulunması

• (h) Usulsüzlük nedeniyle adil olmayan bir yargılama yapılması

• (i) Diğer ciddi usulsüzlük türleri

3. Mahkemeye Yapılan Başvurunun Sonucu

• Eğer mahkeme ciddi usulsüzlük yapıldığına ve bunun taraflardan birine önemli ölçüde adaletsizlik yarattığınakarar verirse, hakem kararını iptal edebilir, düzeltebilir veya yeniden değerlendirilmek üzere hakem heyetine geri gönderebilir.


Republic of Kazakhstan v World Wide Minerals Ltd ve diğerleri [2025] EWHC 452 (Comm) (28 Şubat 2025)davasında İngiliz Ticaret Mahkemesi, 1996 tarihli Tahkim Yasası’nın (Yasa) 68(2)(d) maddesi uyarınca tahkim kararına yapılan itirazı kabul etti. Mahkeme, hakem heyetinin Kazakistan tarafından ileri sürülen temel bir argümanı—WWM’nin yatırımının ihracat lisansı ihlalinden bağımsız olarak başarısız olacağı yönündeki “Karşı-Olgusal Senaryo”yu (“Counterfactual Case”)—ele almayarak ciddi bir usulsüzlük yaptığına karar verdi.

Mahkeme, bu ihmalin temel bir meselenin ele alınmaması anlamına geldiğini ve Kazakistan açısından önemli bir adaletsizliğe neden olduğunu belirtti. Ayrıca, WWM’nin, Kazakistan’ın UNCITRAL 1976 Kuralları’nın 35. Maddesi uyarınca hakem heyetinden açıklama talep etmesi gerektiği yönündeki argümanını reddetti. Mahkeme, eksikliğin yalnızca belirsizlikten kaynaklanan bir hata olmadığını, aksine bir konunun tamamen göz ardı edilmesi olduğunu tespit etti. Sonuç olarak, Mahkeme Bölüm 68 itirazını başarılı buldu ve uygun giderim (remedy) konusundaki nihai kararını, mahkemede yapılacak sonraki sunumlara kadar erteledi.

Bu karar, söz konusu tahkim yargılamalarındaki ikinci karardır. 2019 tarihli ilk karar, Yasa’nın 68(2)(a) maddesi uyarınca ciddi usulsüzlük gerekçesiyle hakem heyetine geri gönderilmişti. Bu son karar, ayrıca Mare Nova Incorporated v Zhangjiagang Jiushun Ship Engineering Co., Ltd [2025] EWHC 223 (Comm) kararının hemen ardından gelmiş ve Ticaret Mahkemesi’nde başarılı bir başka Bölüm 68 itirazı örneği olmuştur. Peş peşe alınan bu kararlar, mahkemenin usuli adaletin ihlal edildiği durumlarda müdahale etme isteğini pekiştirmektedir—özellikle de hakem heyetlerinin önemli argümanları gözden kaçırdığı veya kritik noktalarla ilgili yeterli gerekçelendirme yapmadığı durumlarda.


Uyuşmazlık, Kazakistan Cumhuriyeti ile World Wide Minerals Ltd (WWM) ve CEO’su Paul Carroll arasında 1989 tarihli Kanada-SSCB İkili Yatırım Anlaşması (BIT) kapsamında uzun süredir devam eden bir yatırımcı-devlet tahkiminden kaynaklanmaktadır. Dava, WWM’nin Kazakistan’daki bir uranyum işleme tesisine yaptığı yatırım ve bu yatırımın bir yönetim anlaşması (“Yönetim Anlaşması”) ile yönetilmesiyle ilgiliydi. WWM, Kazakistan’ın BIT’yi ihlal ettiğini ve bunun yatırımının başarısız olmasına neden olduğunu ileri sürdü.

Hakem heyeti, 2019 yılında verdiği ilk kararda, WWM’nin taleplerinin büyük çoğunluğunu reddetti, ancak Kazakistan’ı iki ihlalden sorumlu buldu:

1. WWM’ye uranyum satışı için ihracat lisansı vermemek ve

2. WWM’nin yatırım aracının iflasından uygun şekilde haberdar edilmesini sağlamamak.

Hakem heyeti, taraflardan hiçbiri bu yaklaşımı savunmamasına rağmen, WWM’nin batık maliyetleri üzerinden hesaplanan 13,7 milyon dolar tazminata hükmetti.

Kazakistan, tazminatların nasıl hesaplanması gerektiğini tartışma fırsatının kendisine verilmediğini savunarak, Yasa’nın 68(2)(a) maddesi uyarınca 2019 tarihli karara başarılı bir şekilde itiraz etti. Ticaret Mahkemesi, tazminat kararını iptal etti ve nedensellik ile zarar konusunun yeniden değerlendirilmesi için hakem heyetine geri gönderilmesine karar verdi (Republic of Kazakhstan v World Wide Minerals Ltd [2020] EWHC 3068 (Comm)).

Kapsamlı yazılı sunumların ardından, yeniden görevlendirilen hakem heyeti Mart 2024’te yeni bir karar verdi.


Bölüm 68(2)(d) İtirazı

Kazakistan, Bölüm 68(2)(d) kapsamında 2024 tarihli yeni karara itiraz etti. Hakem heyetinin, WWM’nin yatırımı için ihracat lisansı verilmiş olsa bile yatırımın yine de başarısız olacağını savunan “Karşı-Olgusal Senaryo”yu ele almadığını iddia etti. Kazakistan, bu argümanın nedensellik analizinin merkezinde olduğunu ve WWM’nin tazminat taleplerine karşı tam bir savunma oluşturduğunu öne sürdü. Dolayısıyla, hakem heyetinin bu temel nedensellik argümanını ele almamasının ciddi bir usulsüzlük teşkil ettiğini ve önemli bir adaletsizliğe yol açtığınısavundu.

WWM ise, hakem heyetinin en azından dolaylı olarak Kazakistan’ın Karşı-Olgusal Senaryosunu ele aldığını iddia etti. Ayrıca, Kazakistan’ın UNCITRAL 1976 Kuralları’nın 35. Maddesi uyarınca açıklama talep edebileceğini, dolayısıyla bu itirazın geçersiz olduğunu öne sürdü. Ancak Kazakistan, hakem heyetinin bu konuyu ele almamasının yalnızca bir belirsizlik olmadığını, aksine ciddi bir usulsüzlük anlamına geldiğini vurguladı.


Mahkeme Kararı

Mahkeme, Bölüm 68(2)(d) itirazının kabul edilmesi için şu üç sorunun yanıtlanması gerektiğini belirtti:

1. Bu konu, Yasa’nın ilgili hükmü anlamında bir “mesele” midir?

• Bir meselenin ele alınmaması, o meselenin tahkim kararındaki sonuca ulaşmak için esaslı olması durumundaortaya çıkar.

2. Bu mesele hakem heyetine “sunulmuş” mudur?

• Bir mesele, hakem heyetinin dikkatine yeterince çekildiğinde ve çözüm gerektiren bir mesele olarak sunulduğunda mahkemeye “sunulmuş” sayılır.

3. Hakem heyeti bu meseleyi “ele almakta” başarısız mı olmuştur?

Hakem heyeti bir meseleyi herhangi bir şekilde ele almışsa, kararın kalitesinden bağımsız olarak Bölüm 68(2)(d) uygulanamaz.

Mahkeme, WWM’nin Karşı-Olgusal Senaryonun açıkça veya zımnen ele alındığı yönündeki iddiasını reddetti. 427 paragraflık kararın sadece bir paragrafında nedensellik ve zarara değinilmesini “oldukça dikkat çekici” buldu ve hakem heyetinin bu kritik konuyu tamamen göz ardı ettiğine karar verdi.

Mahkeme ayrıca, WWM’nin Kazakistan’ın UNCITRAL 35. Madde kapsamında açıklama talep etmesi gerektiği yönündeki savunmasını da reddetti ve bunun yalnızca bir yorum veya belirsizlik meselesi olmadığını, aksine temel bir meselenin tamamen göz ardı edilmesi olduğunu vurguladı.

Sonuç olarak, mahkeme Kazakistan’ın Bölüm 68(2)(d) kapsamındaki itirazını kabul etti.