Dava dışı şirketler ile il özel idaresi arasındaki hukuki ilişkinin ispatına yönelik sözleşmeler temin edildikten sonra dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilmesi hakkında Yargıtay Kararı

YARGITAY 22.Hukuk Dairesi Esas: 2017/ 24008 Karar: 2019 / 16508 Karar Tarihi: 17.09.2019

ÖZET: Davalı Bakanlığın husumet itirazının yerinde olmadığına karar verilmesi halinde de, davacıya ait işe giriş bildirgeleri, işten ayrılış bildirgeleri, işyeri tescil bilgileri de dahil olmak üzere uyuşmazlık konusu döneme ilişkin tüm Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları, dava dışı şirketler ile İl Özel İdaresi arasındaki hukuki ilişkinin ispatına yönelik sözleşmeler temin edildikten sonra dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır. Temyiz edilen kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir. (4857 S. K. m. 2)

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili, davacının İl Özel İdaresine ait işyerinde değişen alt işverenler bünyesinde kamyon şoförü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin İl Özel İdaresinin tüzel kişiliğinin ortadan kaldırılması sebebiyle sona erdiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı … vekili, davacının Bakanlığa devredilen işçi konumunda olmadığını, 6360 sayılı Kanuna göre talep edilen alacaklardan hangi kuruluşun sorumlu olacağının öncelikle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz Başvurusu:

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Gerekçe:

Somut uyuşmazlıkta davacı, İl Özel İdaresine ait işyerinde değişen alt işverenler bünyesinde kamyon şoförü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin İl Özel İdaresinin tüzel kişiliğinin ortadan kaldırılması sebebiyle sona erdiğini ileri sürmüş olup, davalı … ise davacının devredilen işçiler arasında olmadığını savunarak davanın husumet yönünden reddini talep etmiştir. Mahkemece emsal kararlar ve bilirkişi raporu doğrultusunda davacının kıdem ve ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiştir. Dosyada mevcut hizmet döküm cetveline göre davacının 15.11.2011 – 31.12.2011 tarihleri ile 02.01.2012-31.12.2012 tarihleri arasında dava dışı … Tur. Taş. Oto. Tem. İnş. …. A.Ş. 02.01.2013 – 31.12.2013 tarihleri arasında Yamanlar Tem. Ltd. Şti-… İns. Kay. Ltd. Şti ortaklığı, 02.01.2014-10.03.2014 tarihleri arasında ise … İns. Kay. İnş. Tur. Teks. San. Tic. Ltd. Şti. bünyesinde çalıştığı tespit edilmektedir. Yapılan yargılama sonucunda, davacının 6360 sayılı Kanunla tüzel kişiliği sona eren …İl Özel İdaresinin yardımcı nitelikteki bir kısım hizmetleri (teknik, destek…vb) üstlenen alt işverenlerde çalıştığı, tüzel kişiliğin sona ermesine bağlı olarak çalışmasının da sona erdiği, asıl işveren … İl Özel İdaresinin tüzel kişiliği sona ermiş olmakla söz konusu işçilik alacaklarından davalı … Hazinesinin sorumlu tutulması gerekeceği, 4857 sayılı İş Kanununun 2. maddesi gereği asıl işverenlerin birlikte sorumluluğunun bulunduğu sonucuna varılmıştır. Ancak dosya kapsamında davacıya ait işyeri kayıtlarının, dava dışı işverenler ile … İl Özel İdaresi arasındaki bağın ispatına yönelik herhangi bir sözleşme veya kayıt bulunmadığı anlaşılmaktadır. Emsal dosyalarda davalı … Bakanlığının husumet itirazının yerinde olmadığına karar verilmiş ise de, eldeki dosyada davacının alacaklarından hangi Kurumun sorumlu olduğuna yönelik herhangi bir araştırma yapılmamıştır. Ayrıca davacının iş sözleşmesinin 10.03.2014 tarihinde sona erdiği hizmet döküm cetvelinden anlaşılmakla birlikte, iş sözleşmesinin sona erme şekline yönelik kayıt ve belgelerin dosya içinde yer almadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle iken, eksik inceleme ile karar verilmesi yerinde görülmemiştir. Öncelikle, eldeki davada davalı Bakanlığa husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği yönünde araştırma yapılarak, varsa Devir Tasfiye Paylaştırma Komisyonu kararı da dosyaya getirtildikten sonra husumet itirazının yerinde olup olmadığı yönünde bir karar verilmesi gereklidir. Davalı Bakanlığın husumet itirazının yerinde olmadığına karar verilmesi halinde de, davacıya ait işe giriş bildirgeleri, işten ayrılış bildirgeleri, işyeri tescil bilgileri de dahil olmak üzere uyuşmazlık konusu döneme ilişkin tüm Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtları, dava dışı şirketler ile İl Özel İdaresi arasındaki hukuki ilişkinin ispatına yönelik sözleşmeler temin edildikten sonra dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktasında bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır. Temyiz edilen kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, 17.09.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)